Anayasa Mahkemesine Bireysel Başvuruda İdari Davalara Bakan Yönüyle Kabul Edilebilirlik Kriterleri
Anayasa Mahkemesinin önüne bireysel başvuru yoluyla taşınan idare hukukuna ilişkin temel hak ve özgürlük iddiaları açısından kabul edilebilirlik kriterleri büyük bir öneme sahiptir. Zira, idare hukukuna ilişkin esaslı problemlerin nitelikli şekilde ele alınabilmesi, esastan incelenmeyecek dosyaların Mahkemenin üzerinde oluşturacağı baskıyı engellemekle mümkün olabilecektir. Dolayısıyla idari uyuşmazlıklara ilişkin başvurularda etkili bir kabul edilebilirlik incelemesi sisteminin kurulması, esaslı dosyaların Anayasa Mahkemesi tarafından bir an önce çözüme kavuşturulmasına hizmet edecektir. Diğer taraftan, temel hak ve özgürlüklerinin ihlal edildiğini ileri süren başvurucuların başvurusunu özenli bir şekilde yapma yükümlülükleri bulunmaktadır. Bu doğrultuda başvurucular, başvurularının esastan incelenebilmesi için gerekli kriterleri sağlama konusunda dikkatli olmalıdırlar. Aksi halde, yani bir başvurunun kabul edilebilirlik koşullarını sağlama noktasında yetersiz kalması durumunda başvuru, daha komisyonlar nezdinde yapılan kabul edilebilirlik incelemesi aşamasında kabul edilemez bulunacaktır. Bu çalışmada, Anayasa Mahkemesine yapılan bireysel başvuruların büyük çoğunluğu hakkında kabul edilemezlik kararı verildiği dikkate alınarak, Mahkemenin temel hak ve özgürlük ihlali iddiası içeren ve idari davalara ilişkin olan içtihatları ortaya konulup yorumlanmaya çalışılmış, idari davalara ilişkin bazı özel durumların bireysel başvuru sistemi içinde nasıl değerlendirilebileceğini ortaya çıkarmak amaçlanmıştır. Böylelikle idari yargı mercileri önünde hukuki bir uyuşmazlığın tarafı olan bireylerin, Anayasa Mahkemesi nezdinde dile getirmek istedikleri bireysel hak ihlallerinin hangi şartları taşıması halinde esastan incelenebileceği, başvuruda hangi hususlara dikkat edilmesi gerektiği ve idari uyuşmazlıklara ilişkin Anayasa Mahkemesinin genel tavrı ortaya konulmaya çalışılmıştır.
Devamını Oku