Aşk-ı Memnu
Ahmet Hamdi Tanpınar, “Halit Ziya’ya kadar, romancı muhayyilesiyle doğmuş tek muharririmiz yoktur” sözleriyle Halit Ziya Uşaklıgil’in Türk edebiyatındaki yerini kusursuz biçimde ifade eder. Kaleme aldığı eserlerin bugün bile okunuyor olması biraz da bundan… Konusunu bugün herkesin bildiği, Bihter ile Behlül’ün yasak aşkının anlatıldığı Aşk-ı Memnu, Uşaklıgil’in her dönem ilgi gören romanlarından. Varlıklı, kibar Adnan Bey, Göksu gezintilerinden birinde tanıştığı Firdevs Hanım’ın kızı Bihter’le evlenir. Adnan Bey’in zenginliğini düşünerek bu evliliği yapan Bihter, bir süre sonra, zengin kocasının yaşlılığını göz ardı edemez. Gönlünü kocasının uçarı yeğeni Behlül’e kaptırır. Oysa Behlül, kuzeni ve Bihter’in üvey kızı Nihal ile nişanlıdır… “Bu ilk aşk günahından sonra Bihter hastalanmış gibiydi, Behlül’ün odasından çıkınca hiçbir şey duymamıştı. Bütün hissini uyuşturan bir uyku içindeydi. Bir şey düşünmeyerek hep sükût etmek istiyordu. Yatağına girince hemen uyumuştu; fakat sabahleyin gözlerini açar açmaz, henüz yatağından kalkmadan, bütün o çirkin hakikati kendisiyle beraber uyanmış buldu. Demek bu sabah Bihter, her sabahkinden başka bir Bihter’di.”
Devamını Oku