Can Yangısı
"Şimdi o dilimsiz zamanın içinde adı konmuş suçluluk duygusunu, kambur gibi yüklenmiş olarak bekler. Öyle bir bekleyiş ki kimi zaman amaca dÖnüşür, kimi zamanda neyi beklediğini unuttur. Olanlara ses çıkarmadan izleyici rahatlığıyla bakar. Koparılışa direnişiz kalışı, hepsinden kÖtüsüdürhellip;hellip;İnsanın kendisiyle yüzleşme gereksinimi duyduğu anları, başarıları değil, yenilgi ve yitiklerinin olduğu zamanlarıdır. Hele de yüreğindeki o sızı vicdanı karartıcıysahellip;hellip;Şimdi beyin koyaklarında kümelenmiş anımsamalar, uyarıcı anahtar sÖzcükler olup yeni bilenmiş hançer gibi uçuk mavi an'ın içine saplanır.Gerçek anlamda can tenden ayrılmadı. Ama nice toz duman savruldu. Nice suya hasret gül çimen kavruldu. O mektubun üzerinden kaç bahar kaç güz geçti. Yağmur Kuşu rüyada oluşan tablodaki gibi kendini yalıyarlara çarpa çarpa her seferinde yok etti.Toygara kalan, anlaşılır bir inatla zaman denilen ilacın yarayı otamasını Ötelemek. Ve kabuk tutmaya yol aldığında da tutup kaldırmak. Yara, her kanayıp tazelendiğinde o can yangısını yeniden başlatmakhellip;
Devamını Oku