Clara
Filozof Schelling, Alman Romantizminin sıra dışı figürlerinden biri olan karısı Caroline’nin genç yaştaki ölümünden sonra kaleme aldığı bu felsefi novellada işte bu soruya yanıt arıyor.Clara her şeyden önce bir yas kitabı. Filozofun kayıpla, ölümle, insanın sonluluğuyla hesaplaştığı bir metin. Derin felsefi düşüncenin kişisel bir trajediyle iç içe geçtiği Clara’nın felsefe tarihinde kendine özgü bir yeri var: Platon’un Diotima’sından sonra belki de ilk defa bir kadın, Clara başrolde: Clara belli ki, kendisi de son derece entelektüel biri olan Caroline’nin bir temsili. Metnin üç ana karakteri Clara, doktor ve rahip, sırasıyla ruhu (kişiliği), bedeni ve tini temsil ediyor. Üçlü, Eski Yunan filozofları gibi kırlarda yürüyüp ölüm ile yaşam, doğa ile tin arasındaki ilişkiyi tartışırken, Schelling de İnsan Özgürlüğünün Özü Üzerine denemesi ve başyapıtı Weltalter’de (Dünya Çağları) geliştirdiği karmaşık fikirlerini daha geniş bir okur kitlesine, sade bir felsefi diyalog biçiminde sunma olanağı buluyor. Schelling’in az bilinen bu “gizli” başyapıtı, doğa, yaşam ve ölüm gibi konulara ilgi duyan okurları kişisel bir yolculuğa davet ediyor...
Devamını Oku