Eylül 1-Dilhun
Ben bir adam sevdim. Sevdiği insanlara ölüm getireceğini düşündüğü için sevmeyi kendine yasak edinen bir adamı. Ben koskoca evde yapayalnız kalan küçücük bir kız sevdim. Annesiz büyümüş bir kızı. Ben, aslında en çok o kızın annesi olmayı, o adamın zemherisini ısıtan güneş olmayı sevdim. Ruhumdaki kıpırtılar, dudaklarımdan minik bir tebessüm koparttığında gözlerimi kapattım ve gözlerimin önünde beliren sevdiğim adamın silüetine derin bir iç çektim. Derler ki aşk, uçsuz bucaksız diyarlardaki masallarda güzel, o masal kahramanlarında özel. Derler ki mutlu son yalnızca masallarda biter. Sonunu bilmediğim masalımın içinde kahramanım Poyraz olduğu sürece onun sesini duyduğum, onun maviliklerine baktığım ve içime çektiğim her koku, onun kokusu olduğu sürece ben hep aynı masalı yaşamak isteyecek, hiç bitmemesini dileyecektim.
Devamını Oku