Gözlemevi Apartmanı
“Eldiven takanlar esrarengiz insanlardır, eldiven takarak dokundukları her şeyi kontrol ederler; bu, dünyanın üzerinde süzülüp yaşayanları, acı çekenleri izlemek gibidir, yalnızca gözlemlersin ama asla dokunmazsın. En iyisi Beyaz Eldiven Kanunu’nu çiğnemeyi aklımdan bile geçirmemekti...”Beyaz Eldiven Kanunu gereği eldivenlerini hiç çıkarmayan Francis Orme, gündüzleri parktaki kaidesinde hareketsiz durmakta, kalan zamanında da topladığı nesnelerle kişisel müzesini Gözlemevi Apartmanı’nın bodrum katında kurmaktadır. Yıllardır birbirleriyle konuşmayıp odalarından çıkmayan anne babasıyla ve nevi şahsına münhasır komşu tiplerle oturan Orme, 18 numaraya taşınan yeni komşu Anna Tap sayesinde sıkı sıkıya kontrol ettiği dünyasının çok geçmeden kökünden değişeceğini anlar. Bu yeni kiracıdan kurtulmak için giriştiği mücadelenin seyri hiç de umduğu gibi olmayacak, her şey tepetaklak olana kadar ayakta neyin kalacağını kimse bilemeyecektir.Kendine özgü tarzı, çizimleri ve kara mizahıyla Edward Carey’nin ilk romanı Gözlemevi Apartmanı’nda, henüz Amélie Poulain’in maceraları ya da Masumiyet Müzesi ortada yokken, Perec’in Yaşam Kullanma Kılavuzu’nun izinden giden özgün bir apartman tablosu sergileniyor.
Devamını Oku