İletişim Teorisi
İletişim topluma harici bir eylemler bütünü değil topluma dair her şeyin tüm yönleriyle mümkün kılındığı, bu yolla sürdürüldüğü dâhili bir kültürel dinamiktir. Toplumsal dünya içinde vuku bulan hemen her ilişki semantik ve estetik boyutları olan, anlamlarla donatılmış bir temsili ve simgesel beşeri iklim içinde icra edilir ya da yaşanır. Bu yüzden iletişim gibi toplumsal hayatın bütün dokusuna nüfuz etmiş bir temaya odaklanmak çok yönlü perspektifleri sentezlemeyi gerekli kılar. İletişimsel olgulara siyasi ve yönetsel, örgütsel, tarihsel, felsefi, sanatsal, dilbilimsel, edebi, enformatik, teknik ve daha benzeri birçok farklı perspektiften, hatta eşzamanlı olarak çoklu perspektiflerden yaklaşılabilir. Çoklu perspektifler, iletişimin kurucu toplumsal doğasının anlaşılmasında araştırmacıyı çok yönlü ve kompleks bir sistem muhayyilesi oluşturması yönünde zorlar. Diğer yandan kent planlaması ve tasarımından çevre yönetimine, sosyo-teknik uygulamalardan stratejik yönetime kadar beşeri bilimlerin herhangi bir konusu üzerinde çalışmak için öncelikli olarak o konu ile bağlantılı iletişim kozmosunun veya ekosisteminin işleyişini, başka bir ifadeyle ele alınan olgunun ilişkisel temellerini çözümlemekle işe başlamak gerekir.Bu eksende elinizdeki eser, iletişimi müstesna bir tema olmaktan ziyade toplum hayatının bütün hücrelerine temas eden ve yapılaştıran temel bir olgu olarak betimleyerek iletişim teorisini sosyal teorinin içinde ele almayı deniyor. Bunu yaparken enformasyon teorisinden yeni medya çalışmalarına kadar iletişim araştırmaları alanının geniş gamı içindeki temel motifleri bir kültür, yapı ve eylem örgüsü içinde birleştirmeyi amaçlıyor.
Devamını Oku