Karanlık Köçe
Kadın olunca içinde sakladıklarınla, çaresizliklerinin alnına yazılanlarına mahkum olursun. Geceler karanlıklarla savaştığı gibi bazen kendine mecbursun. Tarumar olan bedenler yalancı kahkahalara takılıp kalır bazen. Gözler yalancı kahkahalarda sakladığı kederin, yanan yüreklerin, asırlara sığmayacak kadar biriken sancılı günlerin habercisidir. Kevgire dönmüş bedenlerle yaralarını onuruyla saklayanlara bıraktığınız yıkım değildi aslında, insan doğasına sessiz bir isyandı. Barışlarımız bazen yüreklerimizde hapsediliyor, bazen de gırtlaklarımız penstokla kapatılıyor egemen güçlerce ya da kulaklar sağırlaşıyor. Bazen kendimize, kendimiz sorduk gecelerimizi hıçkırıklarımızla inletirken. Doğaya gözyaşlarımızı, ruhumuza inançlarımızı işliyoruz yüreğimizin süslenmiş acılar ülkesinde. Sigaranın yasak olduğu topraklarda doğacak güneşler ne kadar aydınlatır ki karanlık köçeleri… Kısacası gülüşü güzel insanları sevdik. Çünkü onur hırkası her bedene uymaz.
Devamını Oku