KARMAŞIK SORUNLAR VE KENT
Günümüzde politika yapıcılar ve uygulayıcılar yüksek derecede belirsizlikler içeren, çözüme karşı direnç gösteren, sınırları aşan, sorunu ele alan aktörler arasında yüksek anlaşmazlıklar barındıran ve karmaşık ya da kötü huylu (wicked) olarak ifade edilen sorunlarla karşı karşıya kalmaktadır. Bu sorunlara en etkin yanıtlar ancak resmi ve sivil aktörler arasında gerçekleştirilecek iş birliğine, ortaklığa ve koordinasyona dayalı ilişkilerle ya da modern ve yenilikçi mekanizmalar ve tasarımlarla verilebilir. Fakat karmaşık sorunların doğaları gereği her bir paydaş tarafından bu tür sorunlara en uygun yanıtların tasarlanması oldukça zor olmaktadır. İşte bu noktada özellikle kamu yönetimi disiplini başta olmak üzere sosyal bilimler dahilindeki çeşitli disiplinlerdeki araştırmacılara önemli görevler düşmektedir. Bu tür sorunları ele alan ve muhtemel çözüm yollarını gösteren teorik ve pratik düzeydeki araştırmalar, karar alıcı, uygulayıcı ve çeşitli paydaşlara karmaşık sorunları anlayabilme, analiz edebilme ve onlara daha etkin bir yanıt verebilme bakımından yol gösterici niteliktedir. Kentler, çeşitli yönetsel düzeylerde ortaya çıkan karmaşık sorunların en çok etkisini gösterdiği alanların başında gelmektedir. Tarih boyunca mekânın kendisinin karmaşıklığı yanında, ekonomi politikaların etkisi altında ve mekânsal ve toplumsal biçimlenişin diyalektik ilişkisi bağlamında karmaşık yapılar olmuşlardır. Kentleri etkileyen farklı sorunların kendi özelliklerinden kaynaklanan karmaşıklığı da buna eklendiğinde sorunları çözme mücadelesinde kentin (yerelin) önemi daha da belirginleşmektedir. Bu kitapta, karmaşık sorun bakış açısı ile kente bakarak, sorunların kentsel düzeyde etkilerinin ele alınması, Türkiye bağlamında sorunla mücadeleye ilişkin kentsel düzeydeki politika ve uygulamalara değinilmesi ve bu politika ve uygulamaların değerlendirilerek ilgili sorunlarla daha etkin mücadele için öneriler geliştirilmesi amaçlanmaktadır. Kitapta, disiplinler arası bir bakış açısı ile önce karmaşık sorunlarla mücadelede iş birliği, akıllı kent uygulamaları, çeşitli katılımcı yönetsel mekanizmalar ve sosyal medya gibi yöntemleri içeren bölümlere, akabinde ise teorik ya da pratik düzeyde kentsel düzeyde göç, iklim değişikliği, afetler, yoksulluk, kentsel suçlar, terör, kentsel planlama, katı atıklar, kentsel ekolojik güvenlik, sürdürülebilirlik, su yönetimi, demografik dönüşümler gibi farklı karmaşık sorunları ele alan sorun odaklı bölümlere yer verilmiştir.
Devamını Oku