Kendine Saygı
Kişiliğimizin temel ölçütlerinden biri olan kendine saygı, ruhsal dengemizi belirleyen en önemli kavramlardan biri. Kendimize saygımız yüksek olduğunda, hayatın içinde etkin olabiliyor ve yaşamın getirdiği zorluklara daha rahat göğüs gerebiliyoruz; düşük olduğunda ise yaşamımızı alt üst edebilecek sıkıntılarla ve rahatsızlıklarla karşılaşabiliyoruz. Peki kendine saygıdan ne anlamak gerekir? Kısaca “kendimiz hakkındaki yargımız” olarak tanımlayabileceğimiz bu kavram, gerçekte şu sorulara verdiğimiz cevapların toplamı gibi düşünülebilir: Kendimi nasıl görüyorum? Niteliklerim ve kusurlarım nelerdir? Hangi yeteneklere sahibim? Başarılarım, başarısızlıklarım, yeteneklerim ve sınırlarım nelerdir? Kendi gözümde, yakınlarımın gözünde, beni tanıyanların gözünde değerim nedir? Kendimi başkalarının sevgisini ve yakınlığını hak eden biri olarak mı görüyorum? Kendimle barışık mıyım? Aldığım kararlardan uzun vadede memnun muyum? İstediğim gibi bir yaşam mı sürüyorum? Psikiyatri uzmanları Christophe André ile François Lelord Kendine Saygı’da aile içinde, iş yaşamında ve ikili ilişkilerde bu hassas kavramı tüm boyutlarıyla tartışıyor, örnek vakalarla ve bilimsel araştırma sonuçlarıyla konuyu somutlaştırarak okuru etkin biçimde eserin içine katmayı başarıyorlar.
Devamını Oku