Fransız Devrimi sonrasında başlayan ulusçuluk düşüncesi genelde eğitimin özelde ise tarih eğitiminin önem kazanmasına neden olmuştur. Devletler eğitim sistemlerini yeniden düzenlemek zorunda kalmışlardır. Eğitim, seçkinler için bir ayrıcalık olmaktan çıkarılarak halka indirilmiştir. Bu durum 18. yüzyıldan itibaren Batılılaşma çabası gösteren Osmanlı İmparatorluğu'ndaki eğitim sistemini de etkilemiş, 1869 yılında yayınlanan "Maârif-i Umûmiyye Nizamnâmesi" ile eğitim işleri hukuki bir çerçeveye alınarak bir programa kavuşturulmuştur. Modern eğitim alanında birçok yenilik getiren bu nizamname ile ilk kez tarih dersi ilkokulların öğretim programına girmiş, böylece tarih dersi tüm eğitim kurumlarının öğretim programlarında yer almıştır. Osmanlı İmparatorluğu'nun son döneminde önemli bir işleve sahip olan tarih öğretimi, bir ulus devlet olarak kurulan Türkiye Cumhuriyeti'nin erken döneminde de önemini güçlendirerek devam ettirmiştir. Bu eserde Osmanlı İmparatorluğu'nun son döneminden günümüze kadar tarih öğretim programları ayrıntılı bir şekilde verilirken aynı zamanda bütüncül bir bakış açısıyla tarihsel süreç içerisinde meydana gelen değişim ve dönüşümlere de dikkat çekilmek istenmiştir. Böylece alana yönelik çalışma yapan başta akademisyenlere, öğretmenlere ve öğrencilere geçmişten günümüze Türkiye'de tarih öğretimi programlarını bir arada görme, dönemlerinde etkili olan tarih anlayışlarını anlamlandırma bağlamında katkı sunmak amaçlanmıştır.