Fârâbî'nin Eflâtun'dan aktardığı düşünülen hikmetlerden oluşan bu kitap, bu iki filozofun "insan idare etme sanatı" hakkındakidüşüncelerini içermektedir. Her ne kadar yüzyıllar önce yazılmışsa da günümüzde geçerliliğini koruması, bu hikmet damlalarınıninsana dair oluşu sebebiyledir.
Siyasi ve beşerî bilimlerle ilgilenenlerin deneyimledikleri olgular içeren cümleler, bizlere daha olgun bir insan olmakla beraber iyibir idareci ve iletişimci olabilmenin bazı püf noktalarını vermektedir.
İnsanın değişimine, medeniyetin dönüşümüne, olumlu-olumsuz tüm yönleriyle bilgi ve teknoloji merkezli bir yaşam biçiminingelişmesine rağmen hikmet sahibi filozoflara hep ihtiyacımız olmuştur.
Özellikle gündelik ve acil ihtiyaçların insanlığın birincimeselesi haline getirildiği çağımız, insanın kendi benliği ve çevresiyle ilgili derin düşünmesinin zorlaştığı bir çağ hâline geldi. Bugibi zamanlarda durup düşünmenin, geçmişte daha duru ve dingin zihinlerin ürettiği düşüncelerden yararlanmanın bizlere farklıyollar göstereceği açıktır.