Hukuk, toplumsal bir olgu olarak, ortaya çıkışı, uygulanması ve yeniden üretiminde toplumdaki belirli güç ilişkilerini yansıtır. Teknolojik kısıtlamalar ve olanaklar, ekonomik koşullar, sosyal ve kültürel güçler gibi bağlamsal faktörler, siber alanın düzenlenmesini, dolayısıyla siber alan ve hukuk tartışmasını etkiler. Siber alanda insan faaliyetinin düzenlenmesi; yasaların yapılması, uygulanması ve benimsenmesi süreçlerinde devletlerin yanında, şirketler, kullanıcılar topluluğu ve bunların elinde kod etkili aktörlerdir. Aktörler arasındaki ilişkiler çatışma, iş birliği ve pazarlıkla şekillenir. Siber alan ve hukuk konusunu hukuk sosyolojisi açısından ele alan bu kitap, yeni teknolojilerle değişen dünyamızda hukukun dönüşümüne odaklanır. Küresel ve çok hukuklu siber alan, farklı değerlere ve güçlere sahip aktörler açısından bir mücadele zeminidir. Bu alanda hukukun sınırlarının nasıl çizildiği, içeriğinin nasıl belirlendiği ve nasıl işlediği soruları aktörlerin ilişkileri bağlamında değerlendirilmiştir. Mahremiyetin ve kişisel verilerin korunması ile bilginin dolaşımı, mülkiyet ve telif hukuku bu dinamiklerin izlenebildiği örnekler olarak tartışılmıştır.