2. Dünya Savaşı'nın ardından kurulan savaş mahkemelerinin en ünlüsü öndegelen Alman savaş suçlularının yargılandığı Almanya, Nuremberg'deki mahkemedir. Nazi rejiminin öndegelen yetkilileri Büyük Krallık, Fransa, Sovyetler Birliği ve Birleşik Devletlerin hazır bulunduğu Nuremberg'deki Uluslararası Askerî Mahkeme'de yargılandı. Uluslararası Askerî Mahkeme vatana ihanet, barışa karşı işlenen suçlar, savaş suçları ve insanlık suçları iddialarıyla savaşın öndegelenlerini yargıladı. Ancak Nuremberg mahkemesi yalnızca hükümette, askerî kuvvetlerde ve ekonomide görev alan önemli Nazi yetkililerini yargılamaktan daha fazlasını yaptı. Nuremberg mahkemesinin insanlığa bıraktığı kalıcı miras, Yahudi soykırımında işlenenler dahil olmak üzere, 2. Dünya Savaşı sırasında Almanlar ve işbirlikçileri tarafından işlenen korkunç suçlarının genel kaydının bir araya getirilmesini kapsamıştır.
Nuremberg'deki Amerikalı savcılar, Nazi savaş suçlularına karşı en iyi kanıtın yine Nazi Alman hükümeti tarafından bırakılan bu kayıt olduğuna karar verdi. Savcılar Nazi savaş suçlularını kendi sözleriyle mahkum etmek istediler. Almanların savaşın sonunda tarihî kayıtların bir kısmını yok etmesine ve bir kısmının da Alman şehirlerinin Müttefik ordular tarafından bombalanması esnasında zarar görmesine karşın, 1945'te Almanya'nın yenildiği sıralarda Müttefik ordular milyonlarca belge ele geçirdi. Müttefik savcılar Nuremberg mahkemesine yaklaşık 3.000 ton belge sundu. Aradan on küsür yıl geçtikten sonra, 1958'den itibaren Amerikan Tarih Kurumu ile işbirliği içinde, Amerika Birleşik Devletleri Ulusal Arşivi, savaşın sonunda Amerikan ordusu tarafından ele geçirilen kayıtlara destek bulmak amacıyla 62 cilt yayınladı. 20. yüzyıl bitmeden, otuzdan fazla cilt daha basıldı.