Engin Elman, öyküleriyle, günümüz öyküsünü yeni bir ses, yeni bir nefesle bize ait, özlemini çektiğimiz bir iklime taşıdı. Çağın insanını, eşyayla örülmüş, kuşatılmış dünyasından çekip çıkararak ona unuttuğu metafizik bir alanı, ruh dünyasını hatırlattı. Zorlama süslemelerden arındırılmış, tabii bir dili var öykülerinin.
Arif Ay
İçtenlik, saflık, sadelik ve nihayet yitirilmiş, hep aranılan masumiyet iştiyakı… Afrika'nın Yapayalnız Lalesi öykü ortamımıza yepyeni, kendine has bir soluk estiriyor. Diliyle, arı duru dünyasıyla, kalemle kamera arasındaki ilişkileri yoklayan tutumuyla bizi bir anda anlattığı dünyanın içine çekiyor, şaşırtıyor, meraklandırıyor, sarsıyor ve yatıştırıyor. Çocukluğun hayretini kuşanmış öyküler… Engin Elman, öykü dünyamız için yepyeni bir kazanım.
Sadık Yalsızuçanlar
Engin Elman, kalemini bir kamera gibi kullanıyor. Kelimelerini bir film karesine dönüştürüyor. Ne anlatırsa anlatsın kısa cümleleriyle ve eylemlere sıkça yer vererek metinlerini sıkıca dokuyor. Öyküler okurun dimağında iz bırakıyor.
Abdullah Harmancı
Engin'in öyküleri acı peşkirine sarılmış. Doğduğu ve yaşadığı coğrafyanın zor şartlarından hareketle kendisi olan öyküler kaleme almış. Genelde şiirle yola çıkılan bir muhitte öykü ile çıkış yapması da ayrı bir güzellik ve yol haritası. Özgün metinler, ilerisi için de ümitlendiren bir kalem. "Leyla Gazeli"ni hemen okuyun derim.
Şeref Akbaba