Bazen kendimizi yalnız hissederiz. Sesimizin duyulmadığını, şarkılarımızı kimsenin söylemediğini, söylediklerimizin anlaşılmadığını düşünürüz. Ama belki de bir yerlerde bir dost, kalbimizi ona açmamızı bekliyor ve şarkılarımızı bizimle birlikte söylemek için sabırsızlanıyordur.
Gerçek bir olaydan alınan ilhamla yazılan bu hikâyede, ahtapot ile sessiz balinanın beklenmedik dostluğuna tanık oluyoruz. Çünkü hayat her yerde; karada, havada ve denizde,
her zaman sürprizlerle doludur!
1992'de, Pasifik Okyanusu'nun derinliklerinde, daha önce hiç kaydedilmeyen, başka balinaların seslerine benzemeyen bir ses duyuldu. Araştırmacılar, bu sesin 52 Hertz frekansında olduğunu ve diğer balinaların çıkardığı ses frekansına uymadığını fark ettiler. Bu durumda, diğer balinalar bu sesi duyamaz ve sürülerine bu balinayı alamazlardı.
Bilim insanları balinanın adını 52 Hertz koydular ve yıllarca onu takip ettiler. Gerçekten de 52 Hertz Balina, hiçbir sürüye dahil olamıyor ve okyanusta yapayalnız dolaşıyordu. Bu süre boyunca çıkardığı seslere, belki de söylediği şarkılara hiçbir balinadan karşılık gelmedi.
Bu hüzünlü gerçeklik, yazar Gökçe Gökçeer'e ilham verdi ve ortaya Ahtapot ile Sessiz Balina'nın eşsiz dostluğunu anlatan bu hikâye çıktı. Uluslararası yarışmalarda aday gösterilerek ülkemizi temsil eden, birçok ödülün sahibi çizer Uğur Altun'un sanatıyla birleşen bu hikâye, bizlere bambaşka bir dünyanın kapısını aralıyor…