Çocuklarda ve ergen bireyler arasında sıkça görülen; akranına vurma, itme, küçümseme, dalga geçme, lakap takma, hakkında dedikodu yayma, yalnız bırakma, etkinliğe çağırmama, attığı mesajı görüldü yapıp dönüş yapmama, aramalarına cevap vermeme, fiziksel veya sözel olarak sataşma gibi davranış biçimleri, mağdur bireyde akademik ve sosyal problemler oluşmasına neden olabilmektedir. Bu davranışların karşı tarafı incitmek amacıyla kasıtlı bir şekilde yapılması, taraflar arasında güç dengesizliğinin bulunması, uzun süre ısrarlı bir şekilde devam etmesi ve akranlar arasında gerçekleşmesi gibi özellikler taşıması nedeniyle saldırganlık ve kavgadan farklı olan bu durum, "akran zorbalığı" olarak tanımlanmaktadır.
Okulda, mahallede, etkinlik kursunda ve günlük yaşamın her alanında ortaya çıkabilen "akran zorbalığı" hem zorbalık yapan (zorba) hem de zorbalığa maruz kalan (mağdur/kurban) bireyin ruhsal durumunu olumsuz yönde etkileyebilmektedir. Bu nedenle zorbalığın olduğu her ortamda, sınıfta ve okulda gerekli müdahalelerin yapılması ile öğretmenlerin ve velilerin konuyla ilgili farkındalık kazanması son derece önemlidir.
Akran zorbalığının önlenmesine veya minimum seviyeye düşmesine katkıda bulunmak amacıyla kaleme alınan bu eser, eğitimciler ve öğrenim hayatını sürdüren gençler için yararlı bir kaynak olacaktır. Akran Zorbalığı kitabının psikolojik danışmanlara, öğretmenlere, eğitimcilere, ebeveynlere ve zorbalığa maruz kalan tüm bireylere faydalı olması dileğiyle...