"... Alevilik kısa bir süre öncesine kadar tabu olarak görülürdü. Aleviliğin isminden bile söz edilmezken, son zamanlarda bu konuda bir yayın furyası başlatıldı. Ancak bölgenin değişik sorunlarında olduğu gibi, bu soruna da farklı ve çarpık yaklaşıldığını görmekteyiz. Alevilerin büyük bir kesimi kendilerini İslamiyetin bir mezhebi olarak kabul ederlerken, yaşam tarzı ve inançlarının İslamiyetle pek uyumlu olduğu söylenemez. Diğer yandan, Aleviliğin meşru konumunu benimsediği söylenemeyecek olan T.C. Devleti yönetimi "Alevilerin Türk olduğu, Kürt olanların ise Alevi olamayacağı' tezlerini destekleyip işlemektedir. Bir dini inanç ve yaşam felsefesi olarak bilinen Aleviliğin tekelleştirilmesi de ilginç bir durumdur. İşte bu çarpıklıklara cevap verebilmek; Aleviliğin kültürel ve dini temel ilkeleri ile değerlerinin kaynağını bulabilmek için bölgenin eski dini temel ilkeleri ile değerlerinin kaynağını bulabilmek için bölgenin eski dini inançları ve onlara dayanan dini kültürel değerleri araştırmaya giriştim... Bu kitabımızda Alevi kültürünün ve temel ilkeleri ile değerlerinin kökenindeki mazda dini inancı ve Zerdüşt öğretisinin olduğunu ortaya koyup işlemeye çalışıyorum."