Alfred Edward Taylor'ın bu eseri, Aristoteles'in hayatını ve felsefesini anlaşılır ve akıcı bir biçimde ele almaktadır. Taylor, onun düşüncelerinin soyut analizi ve ardı ardına listelenmesi ile yetinmez, filozofun düşüncelerini kuran ögeleri analitik bir ruhla araştırır; bunu yaparken de hem tarihsel arka planı hem de içinde bulunulan zamanın problemlerini dikkate alır.
Aristoteles, teoloji konusunda o kadar sağlam bir etki bırakmıştır ki, Kilisenin çoğu görüşü, onun evrene ilişkin kavrayışına aşina olmaksızın anlaşılamaz. Modern bilimin kurucu düşünürleri Bacon'ın ve Galileo'nun ve hatta diğer büyük anti-Aristotelesçilerin anlaşılması için dahi biraz Aristotelesçilik bilgisinin bizim için gerekli olduğunu kolayca keşfederiz.
Ayn Rand, "Eğer Batı Uygarlığının tüm yükünü omuzlarında taşıyan bir Atlas varsa, bu Aristoteles'tir." demişti. Aslında Aristoteles, yalnızca Batı Uygarlığının 'Atlas'ı olmamış hem Batının hem de Doğunun tüm bilimsel ve felsefi gelişiminin dayanağı, kurucusu ve taşıyıcısı olmuştur. Bu nedenledir ki İslam filozofları, Aristoteles'i İlk Öğretmenleri kabul etmişlerdir. Batıya gelince Aristoteles'i anlamadan, ne Platon'u ne Gadamer'i ne Heidegger'i hatta Dante'yi ve Shakespeare'i bile anlamak olanaksızdır.