Sizin anadilinizde eserler yazmamış bir düşünürü çalışmak beraberinde birçokproblemi de getirir. Orijinal kaynaklara erişim güçlüğü, erişilen kaynakların yetersizliği,çeviri eserlerinin orijinal eserlerle anlam ve nitelik bakımından eşdeğerlikdüzeyi vb. bunlardan bir kaçı olarak sayılabilir. Wittgeinstein'ın 'dilin sınırları,bilginin sınırlarını belirler' düşüncesi, söz konusu çeviriler olunca doğruluğuanlaşılabilir niteliktedir.
Schopenhauer'ı çalışmamızdaki ilk neden; öğrencilik yıllarımızdan itibarenuyandırdığı merak duygusu ve onun "ben gelecek nesillere yazıyorum" cümlesiniokumuş olmamızdır.
Çeviri azizliğine uğramamak ve konuyahâkim olabilmek adına yazarın kendi eserlerini, yazarın adının geçtiği erişebildiğimiztüm kitap ve makaleleri, anlayabildiğimiz bir diğer dil olan İngilizce ileyazılmış olan eserler de dâhil olmak üzere, her bir çalışmayı birkaç kez okumak,bu çalışmanın ortaya çıkma sürecinde en zorlu ve zaman alan kısım oldu.
Schopenhauer felsefesi hakkında yapılan çalışmalara bir göz atıldığı takdirde,onun insan anlayışı, ahlâk felsefesi ve kötülük problemi hakkındaki düşüncelerinerastlamak mümkündür ancak düşünürün mutluluğun imkânı hakkındakigörüşleri üzerine yapılmış bir çalışma bulunmamaktadır. Dileriz onun düşüncesinien başından başlamak suretiyle nedenleriyle ve daha sonraki düşünürlereetkileriyle beraber ele aldığımız bu çalışma, ülkemizde felsefe alanında yapılançalışmalar arasında bu eksiği kapatacak nitelikte sayılabilir.