Şehrin en ünlü meydanında...
Onca insanın şaşkın bakışları arasında...
Bidondaki benzini başımdan aşağı dökerek, bütün dünyaya meydan okurcasına haykırdım:
– Ben onu ölesiye sevdim. Ama bu aşk öyle bildik aşklardan değil. Onsuz bu hayatı yaşayamam artık. Bu sevdam için bin canım da olsa hiç düşünmeden yakarım.
Gözlerimi kapadım, beynimde kopan fırtınaya aldırmadan çakmağı, çaktım.
Bir anda vücudum ateş topuna döndü.
Bedenim, bu ölümsüz aşk uğruna alev alev yanarken; ben amacıma kavuştuğumu sanmıştım. Ama yanılmışım.
Hey Asi Gönül!
Sen başıma neler getirdin?
Hayatın gerçeklerinden derlenmiş, bu kitap da:
Bir delikanlı ve bir genç kız...
Korkunun, umudun ve hasretin ortasında iki yürek...
Alev alev tutuşan, kutsal bir aşk...
İhanetin, vefanın iç içe geçtiği ölümüne bir çırpınış...
Ve günümüzün toplumsal problemlerle cesurca yüzleşme...
Dayanabilirseniz eğer…