Bazı aşklar derin izler bırakır.
Çekip gitmek yetmez unutmaya.
Kerem, gözlerinin içindeki ışıltıya yakalandığı an tutulmuştu Bade'ye…
Bade aşktı… Hayattı… Nefesti… Ateşe dokunmaktı…
Ona bakmak bile, ateşe âşık bir pervane gibiyanmayı kabul etmek demekti.
Bade her hücresiyle âşıktı Kerem'e…
Hiç kimse onun gibi ürpertemezdi yüreğini, titretemezdi benliğini.
Ancak Kerem'in korkuları, Bade'nin güvensizliği, ayrılığı davet etmişti aşklarına…
Ama ayrılmak, aşktan vazgeçmek değildi.
Aşk bitmiyor, tutku dinmiyor, yürek söz dinlemiyordu…
Bade'nin yenemediği gururu ve vazgeçemediği inadıyla savaşabilecek miydi Kerem?
Bir savaş mıydı ki aşk?
Mutlu olmak için diğer yarısının peşinden koşmalı mıydı insan?
Susmak yerine haykırmalı mıydı aşkı?