Hayatta en acı şey; bedenin yalnız, yüreğin ıssız kalmasıdır
O, talan edilmiş yüreğinde biriken acıları tedavi edecek ne zaman ne de imkan bulabildi.
Ne yaşadığını ne hissettiğini bilemeden savruldu gitti.
Ardından içli bir masal gibi yaşadıkları fısıldandı, kulaktan kulağa.
Oysa o sadece, gerçekten sevdiği adam için beyaz bir gelinlik giymek istemişti.
Hayat, içinden çıkılmaz bir labirent gibi onunla sürekli oynuyordu.
Artık ne dizinde derman ne de yüreğinde ferman kalmıştı.
Tam bu sırada bir 'efendi' yetişti imdada.
Bir kardelen gibi dikildi hayatın tam da ortasına.
"Adım Kader!" dedi. "Adım Kader ama artık yeter!"