Şüphelere açılan büyük kapılar
gölgelerken güneşi, İşitilmemiş son sözler
bitişlere kilitler gözleri…
İntizamını yitirince
huzurdan siyah beyaz saatler,
Resmi tümden yakar
ayrılığın renksiz közleri…
Sesleri taşırken yankılar
fırtınalı iç rüzgârlarımda,
Ellerimi, avuçlarımı, yanaklarımı
kasıp kavuran korkuların harında,
Loş ışıklara benzerken yara almış duygular,
usulca sönüp gider
sevda özleri…