Bir aslanı yaralamak için ille de ona ağır silahlarla saldırmanız gerekmez. Hatta bu girişimler sonuçsuz bile kalabilir. Ancak onu etkisiz hale getirmek namına kapana kıstırıp yelesini tıraş etseniz, bıyıklarını koparsanız, pençesini ve dişlerini törpüleseniz ona, istediğiniz her şeyi yapabileceğiniz büyük bir yara açmış olursunuz. 19. asırda müslüman coğrafyalarda cereyan eden hadiseler de aynen bu kapsamdadır. Müslümanlık değerlerinin birer birer ve sistemli bir şekilde dejenere edilmesi, batının kirli oyunlarını müslümanlar üzerinde rahatça sergilemesine zemin hazırlamıştır. "Aslanı Nasıl Yaraladılar?", yaralı aslanın acılı kükreyişlerinin yankılarını bir araya getirdi. O dönem aydınlarının kaleme aldığı gazete ve dergi yazılarının seçilip günümüz Türkçesiyle derlendiği bu çalışma, bugünkü halimizin doğru anlaşılması ve nelerin, nasıl kaybedildiğinin farkına varılması açısından önemli birer ibret vesikası olarak fark edilmeyi bekliyor.