Son Peygamber dünyayı İslam'a yani son dine davet etmekle görevliydi. Zor günler geride bırakılmış, cahiliye dönemi kapanmış Asr-ı Saadetin nuru ışıldamaya başlamıştı. İslam Devleti hem gönülleri hem toprakları fethediyordu. İslam gönüllerde dalgalanıyordu. O, alemlere rahmet olarak gönderilmişti. Tüm dünyayı tebliğle görevli Peygamber Efendimiz büyük imparatorlara, krallara davetini ulaştırmaya çalışıyordu. Mektuplar yazıyor, elçiler gönderiyordu. Büyük krallardan kimi daveti açıkça kabul edip cesurca şahadet ediyor kimi de gizlice iman ediyordu. Siyaset zorlu, düşmanlar güçlüydü. İman tohumlarını atan Peygamberlerimiz, elçilerini özenle seçiyor tek tek ne yapmaları gerektiğini anlatıyordu. Allah'ın verdiği görev hata istemezdi, Allah'ın Elçisi korkusuzca cihadına devam ediyordu. Hilal-Abdullah Kara, akıcı bir üslupla kaleme aldıkları eserlerinde Yahudi, Hıristiyan ve putperest krallara ve kabile reislerine yazılan mektupları ve olayların gelişimini detaylıca anlatıyorlar.