"Asur dili Aramca diye bilinen Semitik diller gurubunun içindedir. Büyük İskender zamanında Küçük Asya'daki, İran'daki, Ermenistan'daki ve Arap yarımadasındaki halkların konuştuğu dildi. Persler (Selusiler) iç çekişmeleri dolayısıyla Fırat'ın ötesindeki yerlerini Pars'lara karşı savunmaktan vazgeçince, Babil ve Mezopotamya'da Aramcanın hakim olduğu bağımsız prenslikler türedi. Romalılar alıncaya kadar da yaşadılar. Bu yeni devletlerin en ünlüsü, başkenti Urhoy olan Edessa* krallığıydı. Ülkenin dinsel ve siyasal merkezi erkenden Hıristiyanlığı kabul etti. Hıristiyanlığın etkisi altında Edessa'nın Aramicesi gelişti ve bütün Doğu kiliselerinin, Akdenizden, Basra Körfezine kadar dinsel ve edebi dili oldu. Suriye'de VI. yüzyıla kadar Yunanca ile birlikte kullanıldı. Müslüman Araplar'ın istilasından sonra Arapça resmi dil oldu ve yavaş yavaş Aramicenin yerini aldı. Vaktiyle insanların konuştuğu bu dil, XIII. yüzyıldan sonra kilise dili ve edebi dil olmuştu." kitabın girişinden. Öğrenmenin sınırı yok; Mezopotamya Kitaplığı dizisi devam ediyor.