Evden eve, elden ele dolaşan, en tatlı ve en süslü aşure, bu defa Süreyya Hanım'ın ellerinden pişti, taştı ve bize geldi! Her evin aşuresi, o evin hikậyesi gibi farklıdır. Aşure sadece lezzetli bir tatlı değil, aynı zamanda paylaşmanın bir simgesidir. Tıpkı dünyamızı, doğayı ve kaynakları paylaştığımız gibi.
Bu aşure, "sorumlu tüketim" ve "açlığı bitirmek" gibi önemli hedefleri de hatırlatıyor. Nasıl mı? Çünkü aşure yaparken meyveleri, bakliyatları israf etmeden, tam kararında kullanırız. Hem de yerel ve doğal ürünlerle. Böylece doğayı korumuş oluruz! Üstelik aşureyi paylaşarak, herkesin tabağına bir şeyler koymanın ne kadar önemli olduğunu da gösteririz.
Aşure' yle sadece tatlı bir anı paylaşmıyoruz; aynı zamanda daha adil ve açlığın olmadığı bir dünya için harekete
geçiyoruz! Bilge Buhan Musa çocuklarımıza dünyaya ve yaşama karşı duyarlı olmanın yollarını bir lezzet şöleni tadında anlatıyor...