'Dil var olmanın vatanıdır'.
-Martin Heidegger
Avrupa'da yaşayan Türkler'i en çok kaygılandıran konuların başında Türkçe'nin geleceği gelmektedir. Yeni kuşaklarda hızlanan Türkçe kaybıyla anavatana bağlar zayıflamakta ve kimliği besleyen temel bir kaynak kurumaktadır. Anadilin geliştirilmesi bağlamında gösterilecek çabalarda bilinçli hareket etmek ve uzun vadeli çözümler geliştirmek gerekmektedir. Bu şartlar altında, Türkçe'yi koruma çabalarında Avrupa'da teşkilatlanmış Türk Sivil Toplumu'nu bir lokomotif haline getirilmesi konusu giderek önem kazanmaktadır.
Almanya'nın Dortmund kentinde yapılan bir çalıştayda Türkçe kaybına karşı sivil bir hareket başlatılmıştır. Sivil kitle örgütlerinden, dini kuruluşlardan, kamu kuruluşlarından ve üniversitelerden katılan uzman ve kanaat önderlerinin desteği ve yardımıyla temel sorunlara cevaplar aranmış ve çözüme yönelik öneriler somutlaştırılmıştır. Özetle, göç koşullarında Türkçe korunması ve geliştirilmesi konusunda somut bir yol haritasına ulaşılmıştır.
Bu bağlamda geliştirilen elinizdeki kitap, göç olgusu karşısında Türkçe'nin korunmasına yönelik bir yol haritasının şekillenmesini teşvik etmek ve Avrupa'da yaşayan Türklerin ana dil kaygılarının giderilmesi hususunda fayda sağlamak amacıyla yazılmıştır.