Bir solukta geçti yüzlerce atlı, Binlercesini soluksuz bırakarak!
"Tahtalı Dağlar'ı aşanda selamete erersiniz."
Böyle demişti Pir Hasan yol gösterdiği Türkmenlere Gel gör ki Tahtalı Dağları aşamadan boğazlanmıştı çoğu.Kurtulanlar dağların kuytuluklarında sıkışmış kalpler teklemeye yüz tutmuş ve onlar için yaşamak hak olmaktan çıkmıştı.
Gidiyorlardı... Tanımadık diyarlara kanat çırpmak için yaşıyorlardı. Dağların en yol vermezinden sarp vadilerin en ulaşılmazından, kuşların bile uçmaktan korktuğu uçurumlardan geçiyorlardı. Çocukların korkmadan uyuyacakları bir nokta olmalıydı. Yitirilen zaman ziyandı. Ziyan olmamak için uzaklaşmak lazımdı. Uzaklaşmaktan da öte bir tuzak arıyorlardı. Dünyanın hiç bir coğrafyasında bu kadar ağıt yakılmamış edilen feryad-ı figanlar bu kadar sahipsiz kalmamıştır. Ayrılık türkülerinin söylenmesiyle birlikte her benden kandi ateşinde yanmış ve gecenin karanlığında aynı sözler tekrarlanmıştır.
"Tahtalı Dağlar'ı aşanda selamete erersiniz."
Yazar ve sinemacı Ersoy Yıldırım bu yeni romanı Avşar Ağıdı'nda size sinematografik kareler içinde insan sıcaklığı sunuyor.
Kitapta; Erciyes Dağı, Toros Dağı ve Tekir eteklerinde yolları kesişen Avşarların Alevilerin ve Koçgori isyanında zulümden kaçarak mağaralara sığınan Kürtlerin ortak kaderini bulacaksınız.