" Bir yanım sönüyor, bir yanım yanıyordu. Aklım gönlüme yeniliyordu. Alevlenen gönlüm her yanımı esir almış yakıyordu. Öyle bir ateş ki ben de peşinden gidiyordum. Artık şikâyet etmek bir yana ayaklarım alevler üzerinde keyif bile alıyordu. Soner artık giderek uzaklaşan biriydi. Yazık olsa da yapacak bir şey yoktu. Şu an aşkın ateş sarmalına girmiş, ayağımızı yerden kesen alevlere sarılıyorduk. Aşk ateşi yakar mı insanı? Yakar; alevlerin tepesinde yanarsın, yandıkça yeşillenir gönlün."