Ateş-i Aşk
Ben bülbülü şeydayım gonca gülün harında
Dikenine katlansam feryatlarım durmuyor.
Hep hazan mı olacak gönül nevbaharında
Dostum düşmanım olmuş zor halimi sormuyor
Müebbedinde aşkın oldum işte bir mahkum
Tahakkümüne girdim öyle sürmekte hüküm
Onun için inliyor her bir hücrem her dokum
Arzu halime beyan viraneme girmiyor
Sevdamı bana zindan, derdi umman eyledi
Gönül evim tarumar yıkıp viran eyledi
Lerzan olan umudum yerle yeksan eyledi
Turab oldu ömrüme bana gönül vermiyor
Her eza, cefasını çekerim şikayetsiz
Anlatamam aşkımı sözlerim kifayetsiz
Rabbimden tek dileğim, duamdır nihayetsiz
Ne yazık ki iki can bir vuslata ermiyor
Reddeylese de yine mahbuba olsam talip
Ümidimi kesmesem Rabbim eder mi nasip
Ateş-i aşkı ile küle dönse bu garip
Müsebbibi umarsız yandığımı görmüyor
Hoş kokusun getirse esse de bad_ı saba
Kulbe- i ahzanımı Firdevs eylese Mevla
Nafile gayretteyim çabam olmakta heba
Yarim ağyarım olmuş şefkatiyle sarmıyor