O zamanlar anlatmaya değer bir yaşamım olmasını çok istiyordum. Demek ki zehirle şifa kuşağında salınan aşk, yaşamları anlatmaya ve anılmaya değer bir kimliğe büründürerek hayal ve gerçeklik düzlemini birbiri içinde eritiyordu. Anda ve sonsuzlukta olmayı sağlıyordu. Peki, bu sonsuzlukta yaralanmadan kalabilmek mümkün müydü? Yapamadım. O sonsuzluğu gördükten sonra bir türlü dünya zamanına alışamadım ve hep zamansızlığı aradım.