Hazar'daki fırtına; 20. yüzyılın ilk yıllarında çiçeği burnunda bir Türk Cumhuriyeti olan Azerbaycan Cumhuriyeti'nin sonunu getirmesinin ardından yüzyılın sonlarında yeniden şiddetlenen ve aynı şiddetle 21. yüzyıla intikal eden, potansiyel enerji kaynakları etrafında cereyan eden bir fırtına... 21. yüzyılın başında şiddetini devam ettiren fırtınada, Sovyetler Birliği'nin dağılmasıyla yeniden bağımsızlığını kazanan Azerbaycan Cumhuriyeti'nin siyasi geleceğinden hiç kimse endişe etmemektedir. Ancak bu kez endişe; siyasi bağımsızlığının yanı sıra Azerbaycan'ın ekonomik açıdan da bağımsızlığını gerçek anlamda kazanarak Kafkasya ve Orta Asya'nın finans merkezi olma fırsatını kaçırmamasının varlığıdır. Türkiye açısından ise, bölgede etkin olma fırsatını kaçırma endişesi söz konusudur. Bu çalışmada petrol ve doğal gaz rezervlerinin ağırlıkta olduğu Hazar'ın doğal kaynaklarının ekonomik ve stratejik boyutu incelenerek, fırsat ve endişelere ışık tutulmaya çalışılmıştır.