Bir bahar günü Aziz Mahmud Hüdayi' nin hocası Üftade hazretleri ve birkaç talebesi kır gezisine çıkarlar. Her taraf, Allah tarafından rengarenk çiçeklerle donatılmış durumdadır. Üftade hazretleri bir ağacın gölgesine oturunca, bunu fırsat bilen talebeleri, hocalarına en güzel çiçeklerden bir demek getirmek için, adeta yarış ederler. Herkes hediyesini sunar, Üftade hazretleri memnun olur. En son Aziz Mahmud Hüdayi, elinde sapı kırılmış bir çiçekle gelir. Hediyesini Üftade hazrellerine verince, hocası merakla sorar:
Evladım arkadaşların demek demek çiçek getirdiler, sen bize bu çiçeğimi layık gördün? -Efendime ne hediye etsem yine az gelir. Fakat hangi çiçeği koparmak için elimi uzattlysam, Allah'ı tesbih edişini, Allah'ı anışını işitince onu susturmak istemedim. Ancak şu getirdiğim çiçek, sapı kırık olduğu için artık eskisi gibi Allah'ı tesbih edemiyordu...