Babasının ölüm haberinin kendisine ulaşmasıyla yakıcı bir olgunun insanda oluşturduğu ürperti, telaş ve şaşkınlıkla oğul; ândan geçmişe, geçmişten geleceğe uzanan dolayısıyla mekân ile zamanda gidip gelen dikkatle anı, his, hayal ve düşüncelerini Baba'da aktarıyor. Böylece metin dönemin toplumsal dokusunu, zihniyetini zaman ve mekân üzerinden sunuyor.
Yapısal olarak kitap, düzyazıyla şiiri aynı bütünde buluşturmasıyla, bazı muhayyel bölümleriyle günümüz edebiyatında unutulan Türkçenin anlatı geleneğinin en başındaki halk hikâyeleriyle Dede Korkut'u hatırlıyor. Bu yüzden Baba, anlatı geleneğimizin güncel varyantı gibi okunmalı.