"Yaşlı akrabam sabah erkenden kalkıp benim için kahvaltı sofrası serdi. Sofraya bal, kaymak, lavaş ekmek getirdi. Bardağıma çay doldururken eli titredi. Siniye damlayan çay aklıma iki tavşan getirdi. Yabancı avcıların, köyün ormanında vurduğu iki tavşan. Hâlâ kanıyor olmaları bana bir ürperti getirdi.''