"Hiç gelmeyecek birine gel demek! Bir yere gidiyorken.
Hiç açmayacak bir çiçeğe güzel kokulu topraklar
Hiç doğmayacak bir güne affet beni demek istedim.
Derin haykırıştır susmalar, bedenin göçü
Yüz göz oldum, tüm hapsoluşlardan
Bir beden küçüktü suretin
Gölgesinde giydirdim renklerini
Gökyüzüydü suyla dolmuş
Misafirdin, boy aynasına sinmişti
Gittim, sarıldım, kefil olmuş umudun ardına
Oysaki ne ağır kırılıştı camda ki vedan
İnsan, kendi düşlerinde bile kaybediyor
Hani! Hayallerdi yolumuz? Lakin bitmedi henüz
Vedası bir mektubun.
Belki başka zamanlarda yazılıdır
Rüyası bir umudun…"