John Hobson, Batı'nın yükselişine dair yaygın görüşlerin etnomerkezci önyargılarıyla mücadele ediyor. Antik Yunan'dan bu yana Avrupalıların kendi gelişimlerine öncülük ettikleri ve Doğu'nun gelişen dünya tarihi içinde pasif bir izleyici olarak kaldığı ileri sürülür. Hobson, "Oryantal Batı"nın yükselişini mümkün kılan iki süreç olduğunu öne sürüyor. Birincisi, Avrupa'da her bir önemli gelişimsel dönüm noktası 500-1800 tarihleri arasında Doğu'nun başı çektiği dünya ekonomisine Ortantal küreselleşme ile dahil olan Doğu'ya ait buluşlarla desteklenmiştir (düşünceler, teknoloji ve kurumlar gibi). İkincisi, 1453 yılından sonra Avrupa kimliğinin oluşturulması Avrupalıların pek çok Doğulu kaynağı (toprak, emek ve pazar) kendilerine mal etmesiyle emperyalizme yol açmıştır. Hobson'ın kitabı bugüne kadar bir kenarda bırakılmış Doğuluları dünya tarihinin gelişim hikâyesinde öne çıkarıyor.