İnsan mühendisliği olarak da ifade edilen beden eğitimi ve spor bilimleri, insan bedenini çok farklı açılardan ele alan ender önemli disiplinlerdendir. Hareket üzerine kurulan yaşamda birey, doğal ve sosyal çevresi ile birlikte dünyayı daha iyi tanıma fırsatı bulmaktadır. Hareketsiz kalan ve egzersiz yapmayan çocukların öncelikle kasları zayıf kalır. Kasları güçlü olma düşüncesi, sanıldığı kadar basit ve göz ardı edilecek bir ifade değildir. Kasları güçlü olan çocuğun eklem ve bağları ile kemik yapıları da güçlü olacaktır. Güçlü olan çocuğun çevresindeki konumu da farklı olacaktır. Bu özellik, sadece kas ve eklem kuvvetine dayalı bir güçlülük ve hakimiyet olarak algılanmamalıdır. Sağlam kafanın sağlam vücutta bulunacağı gerçeğinden hareketle, bu konu beden eğitimi ve spor için çok büyük önem arz eder. Kasları zayıf olan bir çocuk, sadece sosyal çevre açısından değil, kendi biyolojik gelişimi açısından da yetersiz kalacaktır. Performansın, çocukluk ve gençlik dönemlerinde özellikle ilköğretim evresinde geliştirilmesi gerekir. Bu dönemlerde geliştirilmesi gereken bu özelliğin yaşlılık ve emeklilik dönemlerinde de devam ettirilmesi gerekmektedir. Sağlıklı ve mutlu bireylerin yetiştirilmesi, ancak bir toplumda istenilen düzeyde beden eğitimi ve spor kültürünün yerleşmesi ile mümkün olabilir.