Bu topraklarda "aşkın ve gücün" sembolü olan rölyefi ele geçirmek için kimsenin kimseye acıdığı yoktu. Bir yanda Anadolu kültürü ile yoğrulmuş Gazeteci Baran Dervişoğlu; diğer yanda ise illegaliteye bulaşmış acımasız bir güruh! İşte Baran'ın bu güruha dur demesiyle başladı her şey! Kamu görevi yaptığına tüm kalbiyle inanan Gazeteci Baran Dervişoğlu, yaşadığı ilçede bu kirli işleri ve illegal ilişkileri sorgulamakla kalmayıp bunların üzerine üzerine gidiyor.
İyi ile kötünün çatışmasında iyiliğin aktörü Baran Dervişoğlu aynı zamanda; edebiyatla, aşkla, merhametle ve cesaretle mağdur olan insanlara umut oluyor, sığınılacak liman oluyor.
Yepyeni başlangıçların, "her şey bitti" dediğimiz anlarda yeniden yeşerdiğini, hayatın kocaman bir tecrübe olduğunu bu romanda daha iyi göreceksiniz.
Mutluluk için doyumsuz bir "bencillik" değil de yaşanabilir bir dünya için "sencillik" de gerektiğini soluk soluğa hissedeceksiniz.