Toplumun iyiden iyiye zamanın pençesinde sarsıcı değişimlere uğraması karşısında bizler çoğu zaman kayıtsız kalabiliyoruz. Ayakta kalma mücadelemizi vermeye çalışırken başkalarının elinden tutamıyoruz. Değişim elbet olacaktır. Ama bu değişim bizlerde bazı temel taşları yerinden oynatacaksa eğer asıl o zaman problem başlıyor demektir. Nedir bu temel taşlar? Ahlak, kültürel değerler, toplum olma geleneği gibi insanı insan yapan değerlerin değişime uğruyor olması kişiyi bazı noktalarda farklı kimliklere sokabiliyor. İnsan insanlığından bir haber yaşıyor ve adeta rüzgârda savrulan yapraklar misali zaman içinde uçuşan kimliklerini arar hale geliyorlar. Peki, arıyorlar da bulabiliyorlar mı? Ya da bulduklarını zannettikleri şeyin gerçekte aradıkları şey olup olmadığını ayırt edebilecek kadar zihinleri aydınlık mı? Zihninizi boşaltarak, önyargıyı ve sizi ikileme sokan olguları bir kenara bırakarak, beyninizin ve yüreğinizin bütün berraklığıyla bu kitabı okuyun.
KENDİNİZİ KEŞFETMENİZİ SAĞLAYACAK…