Aynanın karşısına geçip dakikalarca zaman geçirdiğiniz anlar olmuştur. Aynanın karşısındayken veya yalnız kaldığınız bir zamanda kendinize şu soruyu hiç sordunuz mu: "Kendimi gerçekten ne kadar iyi tanıyorum ve anlıyorum?" Yaşamanın amacı nedir? Yaşamın gerçekleri olan acılarını, öfkelerini, hatalarını, sevgiyi tanıyarak farkında olmak, yolculuğunda mutlu bir yaşam sürmek açısından ne kadar önemlidir? Gelin bu yolculuğumuzdaki "ben"i keşfetmek, anlamak, farklı bir bakış açısı oluşturmak için duyguların fizyolojik yapılarını da içeren serüvenimize bir göz atalım.
Herkesin yaşantısında bir miladı vardır. Her insanın miladı, aynada gördüğü "ben"i keşfedip anlamasıyla başlar. Değişim süreci kendini tanımakla başlar. Bu süreç durağan olmayıp gelişimle devam etmesi gerekir. Yaşamı tanıyıp bilmek; karakterinizi, özgüveninizi, iradenizi, saygınlığınızı, gücünüzü arttırır. Yaşamın akışında nereye gideceğinizi daha iyi bilirsiniz.
Mutluluğu başkasında, uzaklarda arama; bilincini alışkanlıklardan kurtar, içindeki aydınlığı keşfetmek için mücadele et. Benim seni mutlu edebilme ihtimalimin mücadelesi değildir bu, benim varlığımın özünü tanıyıp zamanın edilgenliğinde pozitif olarak geliştirilerek oluşan bilincin erdemli yürüyüşünün yolculuğudur.