Şunu görüyoruz ki, insanlar, dış engellerden ötürü ya da iç uyum (adaptasyon) eksikliği nedeniyle cinsel gereksinimlerini doyumunu realitede ele geçiremedikleri zaman hastalanıyor.
Yine görüyoruz ki, insanlar kaçıp hastalığa sığınıyor, hastalanarak kendilerinden esirgenen doyumun yerini tutacak yerdeş bir doyum sağlamaya çalışıyorlar. Gözlemlerimizin ortaya koyduğuna göre sayısal (patolojik) belirtiler hasta kişinin cinsel etkinliğinin bir parçasını ya da cinsel yaşamının tümünü kapsıyor, realiteden kendini uzakta tutuş nevrozluların ana eğilimini, beri yandan hastalığın yol açtığı asıl yıkımı oluşturuyor. Saptadığımız bir başka nokta, hastalarımızın iyileştirmeye karşı gösterdiği direnişin bir tek değil, birden çok nedene dayanmasıdır."