Akşamları bir esinti perdeleri itince
Dilden fırlayan kurşun kalpleri incitince
Ay yüzünün yarısını karanlıklara saklar
İşte tam da o sırada başlar kalpte yasaklar
Ustaca dengede durur umutlar ip üstünde
Kalem çıtırtıdan korkar, sözler diken üstünde
Kurşun konuştukça batar, battıkça izi kalır
Bembeyaz bir ülkeyi, karanlık ve kasvet alır
Akşamlar geceyi alır, gece bizi uykudan...
Kimse geçiremez bizi bu karanlık tutkudan
Ve sonunda bir parıltı alır gözlerimizi
Şafak, kara kutularda saklar sözlerimizi...