Bileğimdeki Omega
Bileğindeki doğum lekesiyle kavgalı olan Yonca, yeni taşındıkları ŞAKŞUKA Apartmanı’nda ilginç insanlar tanımaya başlar. Duyuru panosuna astığı yazıları “Cümlelere dikkatinizi çekerim, rica mica etmiyor; resmen emrediyorum!” diye bitiren çılgın yönetici emekli albay Şevki Palaspandıras, posta kutusuna atılan imzasız notların sahibini aramaktadır. Yoncaların kapı komşusu Perver Hanım ise örümceklere düşkün, Alzheimer hastası yaşlı bir kadındır. Yonca’nın yeni yaşamında günbegün yer etmeye başlayan Perver Hanım’ın geçmişi sırlarla doludur. Kafasına yediği tüftüfler ise Yonca için ayrı bir gizemdir. “Hikâyemizde rap rapların yeri yok.” ya da “Bir yarasayla paylaştım acılarımı...” gibi tek cümlelik mesajlar içeren tüftüfleri kimin attığını bulmaya çalışan Yonca, karşı balkondan yükselen klarnet sesinin sahibinden şüphelenmektedir. Yeni okulunda sınıfın en sıradışı tipleriyle arkadaş olmayı tercih eden Yonca, DOLPERANKAY grubunun bir üyesidir artık. Ama OMEGA adını verdiği ve bilekliklerle gizlediği doğum lekesinden yeni arkadaşlarının haberi yoktur. Asuman Portakal yine mizah yüklü bir romanla selamlıyor genç okurlarını.
Devamını Oku