"Eğer, bilim, sistematize edilmiş pozitif bilgi olarak tanımlanırsa… bilim tarihi, bu bilginin gelişiminin betimlenmesi ve açıklanmasıdır… Bir kimse, pozitif bilginin kazanılması ve sistematize edilmesinin gerçekten birikebilen ve ilerleyebilen tek insanî faaliyet olduğunu aklında tutarsa, bu çalışmaların önemini hemen kavrar. Şayet insanoğlunun gelişimini açıklamak isterse, açıklaması bu faaliyet üzerinde odaklanmalıdır ve bu geniş anlamıyla bilim tarihi, bütün tarihsel araştırmaların kilit taşı olmaktadır… Herhangi bir tarih, bilimin ortaya çıkışının izahı ile başlamalıdır.
Prehistoryacılar ve diğer arkeologlar, tarihle bilim arasında sağlam bir köprü inşa etmişlerdi; bilim tarihçileri ise, bugünlerde, eskisinden çok daha muhkem yeni bir köprü inşa etmeye ve böylece kültürümüzü iki parçaya bölen ve onu yıkmakla tehdit eden derin uçurumun iki yakasını birbirine bağlamaya giriştiler. Bilimsel ruh, bilimsel yöntemlerin oluşturulmasıyla olduğu kadar tarihsel düşüncelerin eklenmesiyle de geliştirilmiş ve arındırılmış bir hümanizmdir… Eğer bilimin doğuşunun ve evriminin içyüzünü kavramayı başaramazsak, bugünün bilimini anlamamız mümkün olmayacaktır."
Bilim tarihini ve önemini yukarıdaki cümlelerle tanımlayan George Sarton bu alanı akademik olarak kuran, geliştiren ve kurumsallaşmasını sağlayan ilk bilim insanıdır. Bilim Tarihi Araştırmalarında Yöntem adını verdiğimiz bu kitap onun bilim tarihine ilişkin yazmış olduğu bazı makalelerin derlemesinden oluşmaktadır.