İslam dünyasının "altın çağ"ı olarak addedilen birinci klasik döneminde ve takip eden devirlerde fizik, kimya, biyoloji, tıp, matematik, astronomi, belâgat, edebiyat, tarih yazıcılığı ve daha nice disiplinde, İslam âlimlerinin alabildiğine velûd bir şekilde ürettikleri eserler, 17. yüzyılın sonlarına kadar bilinen dünyanın düşünen zihni olma işlevi gördü. Bu eserler, 12. yüzyıldan itibaren Latince tercüme çalışmalarıyla Avrupa'ya intikal ederek bilim tarihinde yeni bir dönemin başlamasına vesile olmuştu. Bu verimli dönemler araştırmacıların ve yazarların hem kurgu dışı hem kurmaca eserlerinde, kitap ve kütüphane kültürüne dair kaleme aldıkları satırlarda daima referans noktası oldu.
İlim mahfillerindeki ününe rağmen, hayatı hakkında sadece kaynaklarda tekrarlanan sınırlı bilgilere ulaşabildiğimiz Tehâneli âlim Muhammed b. Ali et-Tehânevî, işte bu kaynak noktaları naklî ve felsefî ilimlere hâkimiyeti ile yazdığı ve en önemli eseri olarak kabul edilen Keşşâfu Istılâhâti'l-fünûn ve'l-ulûm'da toplar. Babasının "şeyh", dedesinin "kadı" ve büyük dedesinin "mevlânâ" ve "etka'l-ulemâ" sıfatlarıyla anıldığı bilinen bu Hanefî âliminin, aynı zamanda Bâbürlü Sultanı Şah Cihan'ın oğlu Sultan Evrengzîb'in son zamanlarında Tehâne'de kadılık yaptığı kaydedilir.
Arapçayı ve şer'î ilimleri babasından tahsil ettikten sonra mantık, hikmet, felsefe, tıp, hendese gibi ilimlerde kendi kendini yetiştirip otodidaktizm yöntemini benimseyen Tehânevî, ilmî hayatı boyunca "terim"lere merak salıp her ilmin ve fennin ıstılahâtı bilindiği takdirde hocalara ancak "teberrüken" ihtiyaç kalacağı düşüncesiyle aslında eğitim imkânı olmayan ve infakla kitap okuyabilecek kesime yönelik bir maarif inkılabı düşüncesi de geliştirir ve bütün ilimlerin ve fenlerin terimlerini kapsayan bir "terimler ansiklopedisi" yazmaya karar verir.
İşte Keşşâfu Istılâhâti'l-fünûn ve'l-ulûm'un Prof. Dr. Ömer Türker koordinatörlüğündeki geniş bir akademik tercüme, edisyon ve telif heyetince Bilim ve Sanat Terimleri Ansiklopedisi adıyla yayımlanan bu ilk tercümesi, İslam dünyasının terimler zenginliğine yönelik malumat ve hikmet sahibi olmak isteyen genel okuruyla buluşuyor.
Ketebe Yayınları olarak, Tehâne'deki kabri günümüzde hâlâ ziyaretgâh olarak ilgi gören ve yanında kitap okuyanlara ince manaların keşfolunacağına inanılan bir büyük âlimin bu güzide eserinin, yıllara yayılan bir çalışma azmiyle neşrettiğimiz bu dört ciltlik ilk tercümesini okuruna sunmakla iftihar ediyoruz.