Genç kadın, postacının kendisine uzattığı mektubu aldı. Biliyordu yine ondandı. Yine mektubuna "En son telefonla konuştuğumuzda Tarih 20 Mart 2008" diye başlayacak ve devam edecekti.
Mektubu zarfından çıkarıp, katlarını açmağa başladığı zaman, yine hep aynı kelimelerle başladığını bildiği halde, merakla ve hızlı, hızlı açtı. İkici katını açmadan duraksadı. Bu defa zarfın üzerindeki posta çıkış merkezi ile posta mühür'üne bakmayı unutmuştu.
Hâlbuki postacıdan her üç günde bir aldığı mektupların en önce çıkış merkezlerine sonra da posta mühür'üne bakardı. Yine öyle yapmak için iki kat olan mektubunu yanındaki eski iskemlenin üzerine bıraktı. Posta çıkış merkezi Bakırköy akıl hastanesi şubesinden atılmış ve üzerinde yine aynı şubenin yuvarlak mühür'ünde "Bakırköy" diye yazıyordu. Her zamanki sözü yine aynı kayıtsızlıkla ağzından çıkıyordu.
"Zavallı sevgilim. Beni o kadar çok seviyordu ki! Nihayet aklını yitirdi"Sonra iki kat halinde duran beyaz kâğıdı açtı. Bildiği kelimelerle başlıyordu mektup. Sayfanın ortasında büyük harflerle yazılmış.
"Güneşin Kızları" serisinden