Ömer Seyfettin…
Çok keskin bir mizahçı ve hicivci.
Sözünü dudaktan, gözünü budaktan esirgemeyen bir karakter.
Keder ile neşe arasında raks eden bir ruhî yapı.
Hikâyeyi hayatla birlikte yaşayarak götürüş, bütün olaylara mizah açısından bakış.
Felsefeden, tarihten, Batı edebiyatından Şeyh Galib'e, Naîmâ'ya, Peçevî'ye, Hammer'e, Evliya Çelebi'ye uzanan bir merak.
Çağdaşlarını gölgede bırakan bir edebî ve felsefî kültür sahibi.
Başkaları sözde alçak gönüllüdür; o ise gerçekte...
Onca eser 36 yıla, daha doğrusu: 10 yıla nasıl sığdırılabilir!..
Akıl havsala alacak iş değildir:
Ne zaman okudu, ne zaman ve nasıl yazdı?..
Sırasında, kullandığı bir cümlenin ardında sıradağlar gibi fikir, engin denizler gibi bir bilgi birikimi olduğu göze çarpar…
Yalnız zekâsı değil, kalemi de, kılıcı da, dili de keskindir…
Yeri gelir kalemi konuşur, yeri gelir kılıcı…
Ateş saçan dilinin oklarından kurtulan görülmez.
2 Cilt'likBir Destan Adam: Ömer Seyfettin'i Aydil Erol titizlikle yayına hazırladı.
Hikâyelerin A-E harfleri ile başlayanlarını birinci ciltte; F-Z harfleriyle başlayanlarını da ikinci ciltte toplamaya çalıştık.